47/MUHAMMED-18
فَهَلْ يَنظُرُونَ إِلَّا السَّاعَةَ أَن تَأْتِيَهُم بَغْتَةً فَقَدْ جَاء أَشْرَاطُهَا فَأَنَّى لَهُمْ إِذَا جَاءتْهُمْ ذِكْرَاهُمْ
MUHAMMED-18 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Fe hel yenzurûne illes sâate en te’tiyehum bagteh(bagteten), fe kad câe eşrâtuhâ, fe ennâ lehum izâ câethum zikrâhum.
MUHAMMED-18 Ayeti Türkçe Meali: Öyleyse “o saatin” gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar? Halbuki onun alâmetleri (işaretleri) gelmiştir. Fakat (o saat) kendilerine geldiği zaman, onlara hatırlatmanın ne (faydası) olur ki?
| 1. | fe | : o zaman, öyleyse |
| 2. | hel | : mi |
| 3. | yenzurûne | : bakıyorlar, bekliyorlar, gözlüyorlar |
| 4. | illâ | : ancak, dışında, den başka |
| 5. | es sâate | : o saat |
| 6. | en te'tiye-hum | : onlara gelmesi |
| 7. | bagteten | : ansızın |
| 8. | fe | : fakat, halbuki |
| 9. | kad | : olmuştu |
| 10. | câe | : geldi |
| 11. | eşrâtu-hâ | : onun işaretleri, alâmetleri |
| 12. | fe | : fakat, oysa, artık |
| 13. | ennâ | : nasıl olur |
| 14. | lehum | : onlar için |
| 15. | izâ | : olduğu zaman |
| 16. | câet-hum | : onlara geldi |
| 17. | zikrâ-hum | : onlara hatırlatma |
* Ayet Kelime sözlüðü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiþtir.