41/FUSSİLET-22
وَمَا كُنتُمْ تَسْتَتِرُونَ أَنْ يَشْهَدَ عَلَيْكُمْ سَمْعُكُمْ وَلَا أَبْصَارُكُمْ وَلَا جُلُودُكُمْ وَلَكِن ظَنَنتُمْ أَنَّ اللَّهَ لَا يَعْلَمُ كَثِيرًا مِّمَّا تَعْمَلُونَ
FUSSİLET-22 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Ve mâ kuntum testetirûne en yeşhede aleykum sem’ukum ve lâ ebsârukum ve lâ culûdukum ve lâkin zanentum ennellâhe lâ ya’lemu kesîren mimmâ ta’melûn(ta’melûne).
FUSSİLET-22 Ayeti Türkçe Meali: Kulaklarınızın, gözlerinizin ve cildinizin (uzuvlarınızın) sizin aleyhinize şahitlik etmesinden (edeceğinden) sakınmıyordunuz. Ve lâkin yaptıklarınızdan çoğunu Allah’ın bilmediğini zannediyordunuz.
| 1. | ve | : ve |
| 2. | mâ kuntum | : siz olmadınız |
| 3. | testetirûne | : setrediyorsunuz, gizliyorsunuz, saklıyorsunuz, sakınıyorsunuz |
| 4. | en yeşhede | : şahitlik etmesi |
| 5. | aleykum | : size, size karşı (aleyhinize) |
| 6. | sem'u-kum | : kulaklarınız |
| 7. | ve lâ | : ve olmaz |
| 8. | ebsâru-kum | : gözleriniz |
| 9. | ve lâ | : ve olmaz |
| 10. | culûdu-kum | : ciltleriniz, derileriniz |
| 11. | ve lâkin | : lâkin, fakat |
| 12. | zanentum | : siz zannettiniz, sandınız |
| 13. | enne | : olduğunu |
| 14. | allâhe | : Allah |
| 15. | lâ ya'lemu | : bilmez, bilmiyor |
| 16. | kesîren | : çok |
| 17. | mimmâ (min mâ) | : şeyden |
| 18. | ta'melûne | : yapıyorsunuz |
* Ayet Kelime sözlüðü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiþtir.