39/ZUMER-10
قُلْ يَا عِبَادِ الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا رَبَّكُمْ لِلَّذِينَ أَحْسَنُوا فِي هَذِهِ الدُّنْيَا حَسَنَةٌ وَأَرْضُ اللَّهِ وَاسِعَةٌ إِنَّمَا يُوَفَّى الصَّابِرُونَ أَجْرَهُم بِغَيْرِ حِسَابٍ
ZUMER-10 Ayetinin Türkçe Okunuşu: Kul yâ ıbâdıllezîne âmenûttekû rabbekum, lillezîne ahsenû fî hâzihid dunyâ haseneh(hasenetun), ve ardullâhi vâsiah(vâsiatun) innemâ yuveffas sâbirûne ecrehum bi gayri hisâb(hisâbin).
ZUMER-10 Ayeti Türkçe Meali: De ki: "Ey âmenû olan kullar, Rabbinize karşı takva sahibi olun! Bu dünyada ahsen olanlar için bir güzellik vardır. Ve Allah’ın arzı geniştir. Ama sabredenlere ecirleri hesapsız ödenir."
| 1. | kul | : de, söyle |
| 2. | yâ | : ey |
| 3. | ıbâdı | : benim kullarım |
| 4. | ellezîne | : kimseler, onlar |
| 5. | âmenû | : âmenû oldular, îmân ettiler, Allah'a ulaşmayı dilediler |
| 6. | ittekû | : takva sahibi olun |
| 7. | rabbe-kum | : sizin Rabbiniz |
| 8. | li ellezîne | : kimseler için, onlar için |
| 9. | ahsenû | : en güzel, ahsen olan |
| 10. | fî | : de, içinde |
| 11. | hâzihi | : bu |
| 12. | ed dunyâ | : dünya |
| 13. | hasenetun | : güzellik, iyilik |
| 14. | ve ardu allâhi | : ve Allah'ın arzı, yeri |
| 15. | vâsiatun | : geniş |
| 16. | innemâ | : ancak, sadece, ama |
| 17. | yuveffâ | : vefa edilir, ödenir |
| 18. | es sâbirûne | : sabredenler |
| 19. | ecre-hum | : onların ecirleri, mükâfatları, yaptıklarının karşılığı |
| 20. | bi gayri | : olmaksızın, olmadan |
| 21. | hisâbin | : hesap |
* Ayet Kelime sözlüðü
kurantefsiri.com sitesinden download edilmiþtir.